EBRD Türkiye büyüme beklentisi sabit kaldı
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Türkiye ekonomisiyle ilgili Eylül 2024 tahminlerini korudu. Banka 2025 yılında Türkiye’nin yüzde 3 büyüyeceğini öngördü. EBRD, Türkiye ekonomisinin 2026 yılında ise yüzde 3,5 oranında büyüyeceğini tahmin etti. Bu tahminler, bankanın ‘Bölgesel Ekonomik Beklentiler’ raporunda yer aldı.
Raporda yapılan analizlere göre, zayıf dış talep, jeopolitik gelişmelerin etkisi ve zayıf reform ivmesi nedeniyle EBRD, bölgesel büyüme tahminini 0,3 puan aşağı çekerek yüzde 3,2 olarak revize etti.
Türkiye’ye yönelik analizlerde, sıkı para ve maliye politikalarının enflasyonu düşürdüğü, dış pozisyonun iyileştiği, net ihracatın arttığı ve cari açığın azaldığı belirtildi. Ancak yüksek enflasyon, jeopolitik belirsizlikler ve Türk lirasındaki reel değerlenmenin ekonomiye aşağı yönlü riskler oluşturduğu için politika tedbirlerinin erken gevşetilmemesi gerektiği uyarıları da yapıldı.
EBRD’ye göre, Türkiye’nin yüksek kısa vadeli dış finansman ihtiyacı, ekonomik görünümünün küresel finansman koşullarına duyarlı olduğunu gösteriyor. Banka, Türkiye’ye 2024 yılında 2,6 milyar euroluk rekor bir finansman sağlamıştı. Toplam finansman ise 22 milyar euroyu aşmış durumda.
Bu veriler, Türkiye’nin ekonomik geleceği hakkında önemli ipuçları sunuyor. Yüksek enflasyon ve dış finansman ihtiyacı gibi riskler, ülkenin ekonomik büyümesini etkileyebilir. Ancak sıkı para ve maliye politikaları, enflasyonun kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir.
EBRD’nin Türkiye’ye olan finansman desteği ve yeşil yatırımlara olan ilgisi, ülkenin ekonomik büyümesini destekleyebilir. Ancak jeopolitik belirsizlikler ve dış finansman ihtiyacı gibi riskler, dikkate alınması gereken faktörler arasında yer alıyor.
Sonuç olarak, Türkiye’nin ekonomik büyüme potansiyeli yüksek olsa da, dikkatli politika tedbirleri ve dış finansman desteği gerekebilir. Ülkenin ekonomik geleceği, uluslararası finansman koşullarına ve iç politika kararlarına bağlı olacak gibi görünüyor. Bu nedenle, Türkiye’nin ekonomik karar alıcıları, dikkatli ve stratejik adımlar atmaya devam etmelidir.